Anadolu yaylasındaki yaşamın ağrısı
Nederlandse versie van dit artikel: De pijn van het leven op de Anatolische hoogvlakte
Anadolu yaylasındaki yaşamın acısını anlatan bu öyküler, büyük Türk şairi Nâzım Hikmet’in İnsan Manzaraları’ndaki öyküleri anımsatıyor.
Burhan Sönmez’in Masumlar (2011) kitabının arka yüzündeki fotoğraf, Kadıköy’de kaldığım zamanları ve Türk yazarla tanışmamı yeniden çağrıştırdı. Osmanlı cami ve hamamına yaptığım günlük yürüyüşler. Deniz kenarındaki kayalıklardaki vahşi kediler ve büyük sokak köpekleri. Suyun karşısında tarihi İstanbul şehrinin silüeti var. Yazar, arkadaşım Peter ile röportaj yapmak için devreye girdiğinde, deniz kenarında küçük bir otelde kahvaltı yapıyorduk. Kitapta olduğu gibi birlikte çay içip türküler söyledik.
Masumlar melankolik bir roman. Haymana Ovası’nda geçen her türlü hikaye romanda yerini alıyor. Hikayeler arasındaki bağlantılar yavaş ama kesin bir bağlantı ile verilmiş.Yalnız karakterler birer birer kaderlerine katlanırlar. Pençe suratlı kadının bu ismi nasıl aldığını romanın ilerleyen sayfalarında öğrendiğimiz gibi… Bir ayının yavrularına eziyet eden iki çocuğu korumaya çalışırken sahip olmuştu yüzündeki bu pençe izlerine. Bazen faillerin suçlarının bedelini masumlar öder.
Anadolu yaylasındaki yaşamın acısını anlatan bu öyküler, büyük Türk şairi Nâzım Hikmet’in İnsan Manzaraları’ndaki öyküleri anımsatıyor. Romanda hikayeler, Kürt bir genç ile İranlı genç bir kadın olan Feruzeh arasında filizlenen aşkla çeşitlendirilmiş. Genç adamın anlattığı hikayeler ve okuduğu şiirlerde birbirlerini buluyorlar. Kader sayfasının veya bir kitabın rastgele açılmasının önemli bir rol oynadığı yer.
0 Comments